21 Eylül 2011 Çarşamba

HEP Bİ BAHANE, HEP Bİ BAHANE

Yazan Can İSTANBULLU

Hastalığa teşhisi koyamayan doktor strese, Tembel memur çok iş buyuruyor diyen  amire, Golü kaçıran forvet bastığı çime, Namazı şaşıran imam cematte abdestsiz gezene, Zayıf alan öğrenci notu kıt öğretmenine, Aylak aylak işsiz gezen (haşa) kadere, Politikacılar zaman yok ki bir dahaki seçime, Bahşisi kapamayan garson müşterinin  cimriliğine, Yürümesini bilmeyen çarptığı tenekeye,
Kaza yapan acemi sürücü arabanın frenine, Dırdırı bitmeyen kaynana uğursuzluğu geline, Evde kalan kızlar  kapanmış nasibe,  Dayak atan koca karısının  durmayan çenesine ,  Ağzının tadı bozuk olan içtiği  çayın demine, Çaydaki  fazla şekere, Sokaktaki entele, Çeyizdeki dantele, Havlayan köpeğe,  Adamdaki kelliğe, Boşverin her türlü bahaneye düşmeyin vesveseye.
Gerçek şu ki dört elle sarılalım işimize, gerisi Allahü Teala’ya  havale.
Yazan Can İSTANBULLU

1 yorum: