Yazan Can İSTANBULLU
Hastalığa teşhisi koyamayan doktor strese, Tembel memur çok iş buyuruyor diyen amire, Golü kaçıran forvet bastığı çime, Namazı şaşıran imam cematte abdestsiz gezene, Zayıf alan öğrenci notu kıt öğretmenine, Aylak aylak işsiz gezen (haşa) kadere, Politikacılar zaman yok ki bir dahaki seçime, Bahşisi kapamayan garson müşterinin cimriliğine, Yürümesini bilmeyen çarptığı tenekeye,
Kaza yapan acemi sürücü arabanın frenine, Dırdırı bitmeyen kaynana uğursuzluğu geline, Evde kalan kızlar kapanmış nasibe, Dayak atan koca karısının durmayan çenesine , Ağzının tadı bozuk olan içtiği çayın demine, Çaydaki fazla şekere, Sokaktaki entele, Çeyizdeki dantele, Havlayan köpeğe, Adamdaki kelliğe, Boşverin her türlü bahaneye düşmeyin vesveseye.
Gerçek şu ki dört elle sarılalım işimize, gerisi Allahü Teala’ya havale.
Yazan Can İSTANBULLU
Haklısınız. Çok güzel ifade etmişsiniz.
YanıtlaSil