23 Aralık 2010 Perşembe

AFACAN TARIK’IN ÖĞRENCİ GÜNLÜĞÜ

Bu sabah biraz geç kaldım derse, annem uyandıramamış ne ettiyse. Mırın kırın etti Coğrafyacı Hayri, söyledi bak bu son olsun karışmam gayrı. Aman hocam, mevsimsel bahara düzelirim, yoksa  küresel ısınmadan mı söyleyin bilelim, siz yinede  bir kez daha beni idare ediverin. Hayri dedi tamam geç yerine, eyvallah hocam büyüksünüz yine.


12 Aralık 2010 Pazar

KARADENİZİN HIRÇIN UŞAKLARINA YAKIŞIR ŞAMPİYONLUK.

Fenerbahçeliyim, Karabükspor aşığıyım, ancak her zaman bir Trabzonspor sempatizanıyım. Çünkü enteresan bir bölgenin çok farklı bir yöre takımı Trabzonspor. İnsanları samimi, heyacanlı hatta hiperaktif derecede enerjiye sahip. Tuttukları takımları ile beraber yatıyorlar, beraber kalkıyorlar. Sevinçleri ve üzüntüleri fazlasıyla içten. Hatta bazen futbol herşey oluyor Trabzonda.

1 Aralık 2010 Çarşamba

DOLMUŞCU KARDEŞLERİMİZ KIZMASINLAR!!


Mümkün olduğunca yolcu alabilirler, rızık peşindeler YA
Sarı, kırmızı ışık farketmez, kontrollü geçerler YA
Sigara içebilirler onlara serbestir, camları açık YA
Hızlı giderler, radar umurlarında değildir, aceleleri var YA
Kafalarına göre dururlar, beklerler,  yol onların YA
Genelde Arebesk müzik dinlerler, dertlidirler YA
Dolmuşun her tarafı yazılarla doludur, şairdirler YA
Dit ,dit dit ,diiittt, ahenkte  korna çalarlar, müzisyendirler YA
Diğer sürücülere bağırıp ,çağırırlar, hep onlar haklıdır YA
Aynı anda ceple  konuşup, para üstü verebilirler, hünerlidirler YA
Yavaş  oğlum öldürecen bizi diyene, aman abla varsa Kaderde YA
Polisi gördüklerinde kibar olurlar bizahmet çöküverelim YA
Ceza yiyeceklerini anlayınca  valla, billa, yapma abi YA
Çok abartıksa Dolmuşçu kardeşler lütfen kızmayın YA..
Yazan Can İstanbullu

23 Kasım 2010 Salı

ÖKÜZÜN ÖNDE GİDENİNİ MERAK EDİYORMUSUNUZ? BİZ BULDUK

Son yıllarda hayvancılıkta gerileme, hayvan sayısında azalma olsa da buna zıt olarak etrafımızda öküzlerde artma tespit ettik. Bu kadar çeşit öküzlerin arasında tabiki en iyilerini seçmek bizim boynumuzun borcu oldu.
Çok ince eleyip sık dokuyarak seçtiğimiz ve hiç bir torpilin olmadığı şaibesiz bir ön elemenin sonucunda performanslarına güvendiğimiz The Best Of Öküz adaylarımızı açıklıyoruz.

19 Kasım 2010 Cuma

KAYNANA-GELİN MEVZU DERİN BÖLÜM-2

''Kaynana Gelin Mevzu Derin''isimli  yazımın  ilk bölümünü birkaç cümleyle özetlemek istiyorum.

Şirin bir köyde aynı evde yaşayan gelin ve kaynana birbirine düşman olur, gelin kaynana'nın burnundan getirir. Ancak belli bir süre sonra kaynana vefat eder. İlk zamanlar çok üzülmeyen gelin, yavaş yavaş pişman olmaya başlar. Daha sonra oğluna kız istemeye gider ve o an kaynana olacağını düşünerek rahmetli kaynanasını hatırlar ve de kahrolur.
                                      
                      BÖLÜM-2

Gün geldi ve bizim gelin oğlunu evlendirdi. Artık bizim gelin  oldu yeni kaynana. Yeni kaynana kocası vefat ettiği için oğlu ve gelini ile beraber kalmak durumunda idi. Yeni gelinse gerçekten bayağı saftı.

Ancak gel zaman git zaman kolu komşunun çenesi durmuyor yavaş yavaş huzur bozuluyordu. Gelinin arkadaşları devamlı geline, belli bir süre geçtikten sonra kayna'nan gerçek yüzünü gösterir, kocan da karnından sıpayı, sırtından sopayı eksik etmez diye söyleniyorlardı

Artık bizim iyi gelin, iyiden iyiye kafası karışmış olup, alsında sevdiği kaynana'sını sözde ailesinin mutluluğu için göndermesi gerektiğine inanır. Sabah akşam düşünür ve komşusundan akıl alır.

5 Kasım 2010 Cuma

DAM ÜSTÜNDE SAKSAĞAN VUR BELİNE KAZMAYI


İki  arkadaş içti çayı, çay  şekersiz çıkmadı tadı, tadı kalmadı ortamın, ortam olmuş fırıldak dünya, fırıldak dünyanın çivisi çıkmış, çiviye basma olursun hasta, hasta adam içer çorba, çorbacıya vermezsen para, para için tekme yersin kıçına, tekmenin acısı hınçlandırır insanı, hınç almak istersin dışarda, dışarda patlarsın satıcıya, satıcıda tabiyki sana, sana bana derken çıkmış hadise, hadise çıkmış sahneye, ne alaka, dedik kel alaka, ya bu kellerde başka başka,  hele göbeklileri daha revaşta, göbek olmuş bir duba,  bizim Ali  çarpmış dubaya, Ali ne yapsın karısının elinde

4 Kasım 2010 Perşembe

BU ÇAĞA UYGUN KISA BİR DUA EDELİM


Zart zurt  korna çalanlardan, Ambulansla yarışanlardan, Ulu orta burun karıştıranlardan, Üstüne pislik bulaşanlardan, Uyuz gibi kaşınanlardan, Bir tuhaf kokuşanlardan, Habire konuşanlardan, Kaşı gözü bir oynayanlardan, Sözünde durmayıp kıvıranlardan, Fırsatçı kaypak uyanıklardan, Mevki için yalanandan, Kene gibi yapışandan, Menfaat için sırnaşandan, Edepsiz sarışınlardan, Laf atıp sataşanlardan

Koru Yarabbi


2 Kasım 2010 Salı

KAYNANA-GELİN MEVZU DERİN

Küçük bir kasabaya bağlı şirin bir köyde yaşayan ve aynı evde kalan  gelin ve kaynana öyle düşman olmuşlar ki birbirlerine, genelde o zamanlar hayır işleri birilerinin aracılığı ile olurmuş. Bu köydede meraklı Ayşe kadın, gelinle kaynanayı o tanıştırmış bir müddet önce.
Kaynana kendi kendine söylenir. Oh Ayşa, Ah Ayşa inşallah yanarsın ateşte. Hani  dedin ya; bülbülde yoktur dili, bu köyün en güzeli, para hiçtir  yanında o bir inci, işte güçte birinci, Ah Ayşa, vah Ayşa  netcez şimdi.
Kaynana söylenir durur, siniri geçmez tabiiki. Geline de söylenmek lazımdır.